Hala inanmayan arkadaşlarımız varsa gelelim fasulyenin faydalarına. Ne demiştik bütün bunların sorumlusu bir termostat görevi gören "amigdala"nın normal seviyenin üstünde bir durumda çakılı kalması idi. Peki bu niye bizim bütün vücudumuzda böyle etkilere sebep oluyor. Ben sadece o stresi yaşasam da yaşamasam da vücudumda semptomlar oluyor diyen kendim dahil birçok kaygılı kişi biliyorum. Tamam ben panik olduğumda kalbim hızlı atmaya başlıyor ama bazen hiç panik değilken gün içinde kalbimin hızlı attığını farkediyorum diyorlar. Evet gayet olası bir durum çünkü olması gereken de bu. Eğer amigdalanız normalin üstünde bir seviyede çakılı kaldıysa bunları yaşamanız çok normal. Amigdala denen bölge beynin ve vücudun kontrol mekanizması olan Hipotalamus'a mesaj gönderir ve Hipotalamus diğer birçok faktörle birlikte amigdalanın gönderdiği mesaja göre gerekli hormonların salgılanmasını, sinirsel uyarıların yapılmasını sağlar. Kalbinizin atmasından tutun bağırsaklarınızın çalışmasına kadar hemen hemen herşey Hipotalamus'un kontrolündedir. Eee, dolayısıyla sizin amigdala seviyeniz yukardayken panik olsanız da olmasanız da vücudunuzda anormal bir semptom görmeniz normal. İşte olay tam burda başlıyor, diyelim siz anormal olan o semptomu farkettiniz , ne oluyor? , beyniniz otomatik olarak geliştirmiş olduğunuz katostrofobik(yıkıcı) düşüncelerle olayı hayal gücüyle büyütüyor ve sizin amigdalanızın seviyesi biraz daha artıyor. Yani biz zaten yüksek seviyede çakılı kalan amigdalaya diyoruz ki aslında sen haklıymışsın gerçekten bir tehlike varmış sen devam et yüksek seviyede kalmaya. Panik atak da bunun en son seviyesi. Şimdi bu durumun önüne geçmek için ne yapmamız gerekiyor? Artık vücudumuzdaki semptomları önemsemekten her semptom için farklı ilaç kullanmaktan vazgeçeceğiz. Onları yok sayacağız. Çünkü onlar gerçekte olan şeyler değil , tamamen sizin sinir sisteminizin bir yaratımı, bir hayal ürünü. Midenizde hissettiğiniz kasılmalar ya da şişkinlikler mideniz rahatsız olduğu için değil sinir sisteminiz yüksek anksiyete seviyesinde çakılı kaldığı için. Vücudunuzun hiçbir yerinde herhangi bir sorun yok ve bundan sonra da anksiyete yüzünden bir sorun olmayacak ama bu duyguların bu hayal ürünlerinin sonu yok. O yüzden biran önce bunları saf dışı bırakmamız gerekiyor. Amigdala davranışlarımızı ve bilinçli düşüncemizi görüp bir süre sonra normal seviyesine inecektir. Bunları yazıyorum aranızda hala kalbim hızlı atıyor diye Dideral alanlar varsa, bunları yazıyorum her panik olduğunda ağzına Xanax alanlar varsa diye. Bu yaptığınız davranışları bu yazıyı okuduktan sonra bir düşünün lütfen bu davranışlar amigdalanıza bilinçaltınıza ne mesaj veriyor? Mesaj şu " Haklısın vücudumda ters giden birşeyler var ve ben hastayım , benim ilaç kullanmam gerek, o olmadan bunların hiçbiri geçmeyecek" ve her bu mesajı verdiğinizde anksiyeteyi geçtim kendi kişiliğinizi de bilinçaltınızda zedeliyorsunuz. Lütfen anlayın bunu , oturun düşünün, araştırın...... Size hiçbirşey olmayacak merak etmeyin olacak olsaydı ben 12 senedir 1500 kere kalp krizi geçirirdim herhalde. Bunlar tamamen duygularınız ve kanınızdaki kimyasalların sebep olduğu şeyler başka hiçbirşey değil. Güçsüzler, anlamsızlar dolayısıyla onları ihmal edebilirsiniz. Lütfen artık ihmal edin ve hayata yürüyün. Gerisinin geldiğini zaten göreceksiniz. Bu sayfayı tamamen, benim yaşadıklarımı başkaları da yaşamaya devam etmesin diye açtım. Ve sadece bu amaçla yazıyorum. Şunu lütfen anlayın davranışlarınızı değiştirmediğiniz sürece hiçbirşey değişmeyecek. Anksiyeteniz çok hafifse ilaç kullanırsınız , ilaçlar musluğu kapatır ama biraktıktan sonra tekrar eski halinize dönersiniz. Çünkü hiçbir ilaç sizin davranışlarınızı ve duygularınızı , sizi siz yapan şeyleri sonsuza kadar değiştiremez. Sizlere bunları açık açık anlatıyorum ki ben onlarca psikiyatriste gittim kimse bana bu şekilde anlatmadı. Ben kendi kendime araştırıp öğrendim. Sonra aradım böyle böyle dedim doğru dedi doktor , eee dedim siz bana niye bunu anlatmıyorsunuz? Bana silahın aslında silah olmadığını oyuncak tabanca olduğunu anlatmadan silahtan korkmamamı nasıl beklersiniz dedim tak sustu kaldı. Benim babam da doktor, doktorlara saygım sonsuz ama malesef çoğu doktor olaya karşıdaki hastaya durumu açıklayıcı şekilde yaklaşmıyor. Asıl sistemi anlatmıyor ve çocuğa şeker atarmış gibi adrenalinin etkisi o diyip geçiyor. Ee hasta durup dururken kalbinin attığını görürse ne alaka adrenalinle demez mi? Size ve tedavi olacağina olan inancı zedelenmez mi? Herneyse bunları işte bu yüzden yazıyorum. Dünya'nın neresine giderseniz gidin , insan beyninin nasıl çalıştığını bilen birisine anlattıklarımı sorun, hepsi %100 olarak katılacaktır. Çünkü anlattıklarımın hepsi bilimsel gerçektir. Bilimsel gerçekler hayatta her zaman doğru olarak karşımıza çıkmıyor ama inanın bu aynı zamanda yaşamsal bir gerçek. Lütfen artık oturup oflayıp puflamayı bırakıp birşeyler yapın. Hepiniz hayatta çok iyi yerlere gelebilecek kişilersiniz. Hedefi koyun ve yürüyün..
Herşey geçecek gidecek ama anksiyeteye harcadığınız zaman geri gelmeyecek, o yüzden bir saniyenizi bile artık ona ayırmayın... Artık içgüdüsel olmuş bu davranıştan kurtulun.
İyi ki varsınız , Dünya sizinle değerli....
Not: Birkaç gün yazamayabilirim, şehirdışına gideceğim. Lütfen ben yazsam da yazmasam da anlattıklarımı bilinçaltınıza ve üstünüze kazıyana kadar okuyun... ve birşeyler yapın. Geldiğimde iyi haberleri sizlerden duymak istiyorum. Yorum kısmından rahatlıkla yorum bırakabilirsiniz...
Oncelikle en kisa zamanda yeni programinizda basarili olmanizi, panik atagi yenmenizi dilerim. Ben bir hasta yakiniyim. Bu durumla ise yeni tanisiyorum. Henuz teshis konulali ve ilac tedavisine baslanali 15 gun oldu. Uzun suredir olan bir anksiyete probleminin panik ataga donusmesi soz konusu. Benim size sorum su olacak. Hasta yakinlari olarak nasil davranmamiz en dogrusu olur. Inanin durumla yeni tanisiyorum ve yardiminiza ihtiyacim var. Simdiden tesekkur ederim.
YanıtlaSilBu kadar duyarli hasta yakinlarinin olmasi ne kadar guzel :) , her kimse arkadasimiz cok sansli. Panik atak zaten yuksek anksiyetenin manifestosundan baska birsey degildir. Panik atak yasarsa eger veya anksiyetesinin yuksek oldugu bir donemde size karsi siginmaci davranislar icerisine girmesine ne yapip edip engel olun. Tabii ki bunu onu uzerek moralini bozarak degil, ona bu yasadiklarinin beyninin verdigi tepkiden baska birsey olmadigini, hicbir zaman dusundugu seylerin gerceklesmeyecegini hatirlatarak yapin. Kendi basina biseyleri basarmasina izin verin, daha once yapamadigi seyleri yapmasini disari cikmasini , sosyallesmesini tesvik edin. Ve hayatinda gerceklestirdigi degisim ne kadar kucuk olursa olsun onu takdir edin, istisnasiz her degisimde. Ondan onu zorlayacak herhangi birsey istemeyin, kendi haline birakin. En dogru davranis sekli budur ve hepsinden onemlisi mutlaka "Bilissel Davranisci Terapi" uygulayan bir psikiyatristle sorunu halletmeye calisin. Bugun Dunya'da bu konuda en deneyimli psikiyatristler bu yontemi uygulamaktadirlar. Turkiye'de de uygulayan doktorlar var. Bu terapi yontemi sorunun temeline inen bir yontem. Cunku anksiyete herhangi bir mental bozukluk degil aslinda bir davranis bozuklugu. Beyindeki kimyasallar kendini kisinin davranislarina gore ayarliyor ve dolayisiyla beyindeki kimyasal duzeyleri ona gore degisiyor. ilac kullaniliyor o duzeyler biraz normale cekiliyor ilaci biraktiktan sonra ogrenilmis davranis devam ettikce yine eski halini aliyor , belki de eskisinden daha kotu oluyor. Artik ulkemizdeki bu konuda en deneyimli doktorlar da CBT(bilissel davranisci terapi) uyguluyorlar. O yuzden mutlaka CBT uygulayan bir psikiyatriste gorunun. Son olarak da bu bir hastalik degil, yakininizin herhangi bir mental ya da fiziksel bir sorunu yok, olay sadece beyindeki normal stres referansinin birazcik uste cekilmesinden baska birsey degil. CBT ile bu stres referansi tamamen ve kalici olarak assagi cekilebiliyor. Aklinizda herhangi bir soru varsa sorabilirsiniz.
Sil